top of page

Fikir ve Sanat Eserleri Hukuku Kapsamında Eser Sayılmanın Şartları

  • Av. Gözde Nur Altınova
  • 21 Şub 2024
  • 2 dakikada okunur

Güncelleme tarihi: 20 Nis

Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu’nun merkez kavramı eserdir. Eser, eserden doğan mali ve manevi hakların kaynağını teşkil eder. Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu 1/B’ye göre eser, sahibinin hususiyetini taşıyan ilim-edebiyat, musiki, güzel sanat ve sinema eserlerinden birine dahil olan her çeşit fikir ve sanat ürünüdür. Ayrıca, Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu’nun 6. maddesi kapsamında, müstakil eser sahibinin haklarına zarar vermemek şartıyla oluşturulan ve işleyenin hususiyetini taşıyan işlenmeler ve derlemeler de eser kabul edilmektedir. Bu makalede, Fikir ve Sanat Eserleri Hukuku Kapsamında eser sayılmanın şartları incelenecektir.


Fikir ve Sanat Eserleri

Eser Sayılmanın Şartları

Bir fikri ürünün eser olarak kabul edilebilmesi için üç temel şartın varlığı gerekir. Bunlar;

· Şekilli Şart

· Subjektif Şart

· Objektif Şart


1. Şekli Şart

Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu’nda sayılan eser grupları, sınırlı sayı ilkesine göre belirlenmiştir. Dolayısıyla kanunda belirtilen eser gruplarından birine girmeyen bir fikri ürün, kanun kapsamında koruma görmez.


2. Subjektif Şart

Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu 1/B’ye göre eser, sahibinin hususiyetini taşımalıdır. Hususiyet şartı, her fikri mahsulün, kanun kapsamında korunmasını ve eserlerin diğer fikri ürünlerden ayırt edilebilmesini sağlar. Hususiyet, her somut olayda uzman bilirkişiler tarafından belirlenir. Bilirkişi, aynı tip eserlerin nasıl meydana getirildiğinin, sahibinin hususiyeti esere yansıtıp yansıtmadığının, yansıtmışsa nelerde belirgin olarak yansıttığının tespitini yapacaktır.


Hususiyet kavramının kriterleri ortaya belirli şekilde koyulmamıştır. Bu kavram genellikle özellik veya orijinal olma gibi kelimelerle açıklanmaktadır. Yargıtay'ın bazı kararlarına göre bir çalışmanın eser sayılabilmesi için, eser sahibi tarafından meydana getirildiğini, başka kaynaklardan alınan bir kopya olmadığının ve zihinsel çabanın bir ürünü olduğunun belirlenmesi gerekli ve yeterlidir.

Özetle, hususiyet kavramının belirlenmesinde, üç büyük dönemden bahsedebiliriz:

· Fikri ürünü yaratanın serbest biçimlendirme alanının varlığı

· Fikir Üründe, genelin üstünde bir özelliğin varlığı

· Fikri Üründe, amaca uygun olanın üstünde bir özelliğin varlığı


3. Objektif Şart

Bir fikri ürünün eser sayılabilmesi için, objektif olarak algılanabilir nitelikte olması gerekmektedir. Bir başka ifadeyle, fikri ürünün doğrudan veya dolaylı yoldan algılanabilmesi gerekir. Objektif şartın gerçekleşebilmesi için herhangi bir eşya üzerinde somutlaşması gerekmemektedir. Yani sözlü olarak yapılmış bir konuşma veyahut spontane bir müzik telif hukuku ile korunabilir. ayrıca bir eserin objektif şart kapsamında telif hukuku ile korunması için illa tamamlanmış olması gerekmez; örneğin bir taslak çalışması da eser olarak korunabilir.

bottom of page